Uzun bir süre eğitim alanında, insanlarla birebir iletişimde olduğum işlerde çalıştım. Öğrencilerle ve velilerle kurduğum her temas, sadece bir işin parçası değildi; onları anlayabilmek, ihtiyaçlarını sezebilmek benim için çok kıymetliydi. İletişimin gücüne, doğru bir bağ kurmanın dönüştürücü etkisine her zaman inandım. Zamanla fark ettim ki, insanlar anlatmadıklarıyla da konuşuyor. Gözlerle, duruşla, bazen sadece bir bakışla… Bu derin gözlem yeteneği beni insan psikolojisine daha da yakınlaştırdı. İçlerinde ne olduğunu sezebilmek, onları yargılamadan anlayabilmek, yaşamın bana verdiği en özel armağanlardan biri oldu.
Astrolojiye olan ilgim, aslında çok daha öncesine dayanıyor. Henüz hiçbir resmi eğitim almadan önce, kitapların arasında kaybolarak, saatlerce araştırma yaparak, bazen gecenin bir yarısı gökyüzüne bakarak içimde tarif edemediğim bir çağrıyı izliyordum. Her zaman sezgisel bir yönüm vardı. Ruhsal konulara, psişik alanlara, görünmeyenin gücüne karşı bir merak ve çekim hissettim. Fakat sadece “Güneş burcun Koç, yükselenin Yengeç” gibi tanımlamalar bana hep eksik geldi. İnsan bu kadar basit mi? Elbette değil… İşte bu sorgulamayla birlikte astroloji yolculuğum derinleşti.
Farklı astrologlardan kısa ama yön gösterici eğitimler alarak başladım bu yola. Ardından, alanında tanınmış ve çok saygı duyduğum bir astrologdan üç yıl süren ciddi ve disiplinli bir eğitim aldım. Bu süreçte yalnızca teknik bilgi edinmedim, aynı zamanda astrolojinin ruhunu da kavramaya başladım. İleri seviye astroloji sertifikaları aldım ama benim için asıl kıymetli olan, harita üzerindeki noktaların birer insan hikayesine dönüştüğü o büyülü anlar oldu.
Ben halkla ilişkiler mezunuyum. İnsanla bağ kurmak, duyguyu doğru ifade edebilmek, sezgisel olduğu kadar iletişimsel bir beceri de ister. Eğitimim bu noktada bana sağlam bir zemin sundu. Gerek yazılı gerek sözlü anlatımda, astrolojiyi daha anlaşılır ve içsel bir dille sunmayı önemsiyorum.
Bugün, hem danışanlarıma hem de okuyucularıma sadece “bir burç yorumu” sunmak değil, haritalarının ardındaki gerçek özü göstermek istiyorum. Astrolojiyi yaşamla, ruhla, iç dünyayla bir araya getiren bir köprü olarak görüyorum. Benim için her doğum haritası, bir ruhun bu dünyaya geliş niyetiyle ilgili bir mektup gibi. Onu anlamak için sadece bilgi değil, kalp de gerekiyor.
Eğer sen de kendini biraz olsun daha yakından tanımak, gökyüzünün sana neler fısıldadığını duymak istersen, birlikte yürüyebileceğimiz bir yolumuz olabilir.